Sen hep gri bir renk oldun hayatımda. Oysa ben seni hep pembe düşlerde gördüm. Hep vardın hep bendeydin “Benliğimde..” Seni sensiz yaşadım, hayatın en gri rengiyle…
Şiddetli bir yağmur gibi yağdın kanıma, kalbime, yüreğime.. Bir TUFAN misali… Sen geldin, usul usul yağdın, usul usul üşüttün, titrettin, kanımı dondurdun! O gözlerinin güzelliğiydi kanımı donduran.. Evet geldin, estin, EZDİN (!), geçtin.. Sen geçtin, ama ben senden geçemedim.. Bıraktın izler gönlümde. Hani şarkıda diyor ya “BİR ÇİZİK ATTIN GÖNLÜME KANATTIN…YANDIM YANDIM AHH Kİ NE YANDIM..” Evet kanadım ama kaç çizik, kaç yara ile..?
Yazamıyordum kaç zamandır. Öfkemin esiri olmuştum, seni düşünmekten yorulmuş bir vaziyette kendime kızıyordum, kendimle kavga ediyordum. Sabah uyanınca evet bitti, en azından bitmeli diyordum. Görmüyordum (görmeden edemiyordum..), bakmayacaktım (hayır yine yapamıyordum..).. Olmuyordu işte, seni kaybetmişim zaten birde benliğimdeki seni kaybetmeye nasıl dayanabilirdim ki..Bendeki seni kaybetmek bile acı veriyordu..
Şimdi gülümsüyorum. Hep diyorum ya kendimce değil “SEN’CE” seviyorum diye, evet seni “SEN’CE” seviyorum. Mutluluğunla mutlu olacak kadar, gülümsediğini bilince huzurlu olacak kadar.. Her gece yatmadan önce kendimden çok sana dua edecek kadar.. Huzurluyum şimdi.. Seçimlerinle, sevginle, kendinle mutlu ol bebeğim… Bu kez sadece mutlu ol